Reyhanlı Türkmen Aşireti
Kanuni Sultan Süleyman devrinde(1520), 26 vergi nüfusundan müteşekkil küçük bir oymak iken, 16. asrın ikinci yarısında, 112 vergi nüfusuna yükselen Reyhanlı oymağının, 93 hanelik diğer bir obası da, Sivas' ın güneyindeki Yeni il'de yaşamaktaydı. 18. asırda Bozulus, Dulkadirli, Halep, Gündüzlü, Pehlivanlı gibi birçok Türkmen teşekküllerinin iltihakları sonucunda, büyük bir aşiret konumuna yükselmiştir. Reyhanlı Aşireti yazları, Sivas’ın güney kısımlarında yaylakta, kışları ise, Halep’in Eriha ovası ile Amik ovasında kışlamaktaydı(4). Aşiretin yerleşim alanı, Haleb’in kuzeyinden başlayarak Bayır dağları ve Asi nehrini takiben, Kilis’in Çobanbey nahiyesi ile Cerablus hattının güneyindeki Elbeyli ve Türkmen Nahiyelerini de içine alan geniş sahadır(5). Reyhanlı aşireti, Oğuzların Bozok koluna bağlı Avşar, Bayat ve Beğdilli boylarından oluşuyordu. 1326 yılında Hatay’dan geçen seyyah İbni Batuta, Amik ovasında Türkmen çadırları olduğunu, bunların hayvancılık yaptıklarını ve başlarındaki reislere de “Ağa” dediklerini söyler. Batuta’nın bahsettiği, 1318 yılı sonrasında, Moğol baskısı nedeniyle Sivas ve Kayseri taraflarından kaçarak, Memlük topraklarına sığınan Türkmenlerdir. Aşiretin ismi hakkında birçok rivayet bulunmaktadır. Mesela bir rivayette, Büyük Selçuklu Başkenti “Rey” Şehrinin ismine izafeten, Rey-hanlığı denildiği, diğer bir rivayette ise, aşiretin yaylaya çıkışlarında, çadırlarının içerisinde kuruttukları Reyhan çiçeğinin, çevreye yaydığı güzel kokulardan ötürü, bu isimle anıldığı dile getirilmektedir. Fakat yukarıda bahsettiğimiz Halep’in Eriha ovası, bir başka rivayeti ortaya çıkartmıştır. Kışları Eriha ovasında kışlayan aşiret, yazları Sivas’a yaylaya gittiği vakitlerde, yöre halkı “E-rihalılar” geldi dermiş. Bu kelime zaman içerisinde Rihalı, Rihanlı, Raihanlı, Rahanlı ve Reyhanlı’ya dönüşmüş olması muhtemeldir. 1530 tarihli muhasebe defterine göre; Maras ve Kars(Kadirli) kazalarında, 42898 hane nüfusun 31357 hanesi, konar-göçer topluluklardan oluşturmaktaydı. Ayrıca bu bölgelere ait 35, Binboğa Dağları üzerinde de 28 yaylak alanı bulunmaktaydı. Bugün ülke sınırları dışında kalan, Halep-Şam Yörüklerinden Kaçanlu, Sarklu, Çerçilü, Çepni, Gördilü, Kızkapanlu, Bayad, İnallu, Pahlivanlu, Yüreğir, Bahadırlu, Beçilü, Avşar, Beğliklü, Eymür, Sakalsuz gibi 658 hane oymağın Binboğa dağlarına çıktıkları, ayrıca Haruniye ve Kadirli kazalarında kışlayan, Zakirlü ve Çörek oymakları ile Elbistan’da kışlayan Boynuyoğunlu oymağının da Binboğa dağlarına çıktığı belirtilmektedir. Türkmenlerin yaylak yerleri arasında, Sivas’ın güneyi ile Kayseri’nin doğusu; özellikle de Pınarbaşı ilçesindeki Uzunyayla bölgesi bulunuyordu. Halep’ten Maraş’a kadar olan sahada kışlayan bu Türkmenler, yazın gelişiyle birlikte, Maraş yolunu kullanarak yaylaklara dağılırlardı. Reyhanlı aşiretinin güzergahı; Reyhanlı(Değirmenkaşı

ve Kırıkhan’dan başlayarak, Hassa, İslahiye, Dumdum Ovası, Türkoğlu, Eloğlu, Maraş, Göksun üzerinden, Uzunyayla ve Binboğa Dağlarına kadar uzanırdı. Göç zamanı 4 kısımdan oluşmaktaydı; Mart ayından başlayarak 3 ay gidiş, 3 ay yaylaklarda kalış, 3 ay kışlaklara dönüş, 3 ay kışlaklarda kalış şeklinde tekrar etmekteydi. Kaynak Hüseyin ÇİRKİN (yayınlanmamış Kitabımdan alıntıdır)
18.yy. başlarında gönderilen fermanda; bir zamanlar görevi Haremeyn(Mekke-Medine) yolunun güvenliğini sağlamak olan Reyhanlı aşiretinin, isyan etmeleri neticesinde, Fırat nehri kıyısına(Rakka) sürgün edilmeleri istenmiştir. Padişah, Reyhanlı aşiretine bağlı oymak isimleri ve hane sayılarının bildirilmesini istiyordu. Buna karşılık olarak Bahadırlı, Karaahmedli, Okçulu, Sarıcalı, Tökelli(Tevekkelli), Kabaklı, Tonlu(Torunlu), Korulu(Kodallı

ve Salalı(halalı

oymakları bildirilmiştir(

. Fakat 1810 yılında ovayı gezen meşhur seyyah Burckhardt, Reyhanlı aşiretini 13 kol olarak bildirmektedir. Bunlar; Mursallı (2 kol), Sarıcalı (2 kol), Bahadırlı (2 kol), Kodallı, Çoşlu, Torunlu, Kara Ahmetli, Löklü, Yirdinli ve Tevekkelli oymaklarıdır. Kendi araştırmalarımızda ise Reyhanlı aşiretinin; Mürselli, Sarıcalı, Bahadırlı, Kodallı, Çoşlu, Torunlu, Karaahmetli, Karasüleymanlı, Alaadinli, Löklü, Tevekkelli, Kabaklı, Okçulu, Acerli, Ceridli, Fakılı, Nergizli, Alhaslı, Handanlı, Çeçeli gibi 40 civarında oymak ve oba’dan bir araya geldiğini görmekteyiz. Eksiklü Oymağı önceleri Reyhanlı içerisindeyken, sonraları Üsküdar Türkmenleri arasında görülmektedir. 1748 yılı tahrir defterinde, Kantemircü oymağı Reyhanlı aşiretinden sayılırken, 1759 yılı tahririnde ise Baharlı ve Tecirli oymakları da Reyhanlı aşiretinden sayılmaktadır. Ayrıca, önceleri pehlivanlı aşiretinden sayılan Çalışlu ve Ali beglü oymakları, daha sonraları Reyhanlı aşireti içerisinde görülmektedir(9). Kaynak Hüseyin ÇİRKİN (yayınlanmamış Kitabımdan alıntıdır)
AKPINAR KÖYÜNDE YAPILAN TOPLANTI ve AMİK OVASI AŞİRETLERİNİN YERLEŞTİRİLMELERİ :
REYHANLI AŞİRETLERİ HAKKINDA:
Amik Ovasında Reyhanlı aşireti oturmaktaydı. Bunlar, daha evvel birkaç kez iskana tabi tutulmuş olmakla beraber, ilgiszilik yüzünden tekrar göçebe hayata dönmüşler ve yarı konar göçer bir hayat sürdürmekteydiler. Yöredeki göçebe aşiretlerin en büyüklerinden biri olan Rayhanlı aşiretleri; Mursallı (iki kol), Bahadırlı (iki kol), Sarıcalı (iki kol) , Kodallı, Corslu (Çoşlu), Torunlu, Kara Ahmetli, Löklü, Yirdinli ve Tevekkelli olmak üzere toplam on üç koldan meydana gelmekteydi. Aşiretlerin her kolu kendi içinde bağımsızdı. Müşterek konularda son sözü aşiret reisi olan Mursallılar söylerdi. Büyük davalarda ise kolların oluru olmadıkça karar meşru sayılmazdı. Aileler genelde birbirlerini sayar ve severdi. Aileler arasında ufak kırgınlıklar devamlı sulh yoluyla çözüme bağlanırdı. Her zaman birlikte hareket edilirdi. Reyhanlı aşireti ile Çukurova aşiretleri arasında zaman zaman kan dökücü çatışmalar olurdu. Bu çatışma ve savaşların temelinde ya kız kaçırma davaları yada yazın çıktıkları uzun yayladaki otlak davaları yatardı. Aşiret kışları amik ovasında oturur, yazları ise uzun yaylaya çıkardı. Göç büyük topluluklar halinde yapılırdı. Göç Kırıkhan, Reyhanlı ve Değirmenkaşı'ndan hareketle başlar, Hassa, İslahiye, Dumdum ovası, Türkoğlu, Eloğlu, Maraş, Göksun üzerinden Uzun Yaylaya,, Binboğa dağlarına uzanırdı. Göç mart ayı başlarında başlar, ekim ayı sonlarında tamamlanırdı. Aşiret devamlı göçler nedeniyle güç kazanmak ihtiyacı ile birbirlerinden kız alıp vermek sureti ile akrabalık bağlarını güçlendirmek yoluna gitmişlerdir. Bu gaye ile, Mursaloğulları, amcazadeleri Çirkinoğulları ve Büveyhoğulları ( Bahadırlılar, Altunlular), Karasüleymanlılar, Kara Ahmetliler, Sarıcalılar, Coşlu ve kodallı Toklucalılar birbirlerinden kız alıp verirlerdi. bunun gibi, kürt dağındaki Okçu İzzettinli, Şeyhanlı ve Genç ağalar ile de bu tip akrabalılar kurulmaktaydı. Hassa Beyleri ile de akrabalık bağları vardı.
AŞİRETİN YERLEŞTİRİLMESİ:
Asker amik ovasına indikten sonra Sarıcalı aşiretinin oturduğu Akpınar köyünde büyük bir toplantı tertip edilir. Toplantı, Büyük Derviş ağanın çadırında yapılır. Derviş Paşa’nın başkanlığındaki bu topaltıya Halep valisi, Reyhanlı aşiretlerine bağlı bütün oymak ve cemaat ile Kırıkhan ileri gelenlerinden Toklucu, Pürdeloğulları, Torunlu Hırfanoğulları, Kılıçoğulları, Kızılkayalar, Köseoğulları, Zortuklar, Vurallar, Falaylar, Kıvraklar, İldaylar ve yörenin güçlü adamı Şıh Hasan ağanın babası Mehmet Ali Ağa da katılır. Derviş Paşa, tüm bu ailelere Fırkaya hizmetlerinden dolayı teşekkür eder ve misafirperverliği anısına büyük Derviş ve Büyük Ali Ağalara birer Kılıç hediye eder.
Toplantıda bu aşiretlerin ovaya yerleştirilmeleri kararlaştırılır. Buna göre ailelerin yerleşimi şu şekilde yapılır:
Reyhanlı aşireti Kethüdalardan Çirkinoğlu Ömer ağanın, Fırka-i Islahyeye bağlılık ve hizmetinden, ovanın en değerli toprakları olan “Keli, Curcurum, Yeniköy ve Hamam” köyleri bu Çirkinoğlu ailesine verilir. (ki bu arazi, öncelikle Şıhlar aşireti Reş’ağalara teklif edilmiş, ancak onlar aşiret dağılır endişesiyle bu teklifi kabul etmemişlerdir.)
Reyhanlı aşiretinin nüfus olarak en kalabalık olan kolu Sarıcalı Aşiretidir. Aşiretin ilk yerleşim yeri bu günkü Akpınar köyüdür. Aşiretin buraya geliş tarihi 1690 yılı olarak tahmin edilmektedir. İskan sırasında cemaatin ileri gelenleri Paşa Ağa, Büyük Derviş Ağa ve Büyük Ali Ağa olmak üzere üç kardeş ve bunların emmi çocukları olan Sarı Mehmet ağadır.
Halep ve İskenderun yolunun güvenliğinin sağlanmasında Fırkaya büyük destek veren ve iskana bağlılık gösteren bu aşiret, Muratpaşa köprüsü Yeniköy ve Kumlu’ya kadar olan araziye yerleştirilir. Akpınar, Akkuyu, Baldıran, Kaletepe (keferkale), Samanlı, Murat Paşa ve Kızılkaya topluluğun yerleştirildiği yerlerdir. Sarıcalılar, bu köylerde halen Akpınarlar, Aslan , Alkaya, Kızılkaya , Garbioğlu ve Sarı soyadlarıyla varlıklarını sürdürmektedirler . Meşhur Şair Arif Hikmet bey sarıağalardan olup, sarıcalıdır.
Kara Ahmetli aşireti hürriyet ve civarına yerleştirilir.
Bahadırlı aile ve aşireti amik ovasına Türkistanın Rey Mıntıkasından gelmiş olup kesin geliş tarihleri bilinmemekle beraber 1690 tarihinden önce gelip yerleştikleri sanılmaktadır. Aşiret kışları amik ovasında geçirir yazlarıysa genellikle Reyhanlı çevresindeki dağlara çıkarak yazlarlardı.
İskanın yapıldığı sırada ailenin başında Şıhlı Süleyman Ağa vardır. Süleyman ağa diğer aile reisleriyle birlikte İskenderun’a gelerek Dreviş Paşaya bağlılığını sunar. Ve ilk iş olarak fırkaya 25 baş hayvan yardımında bulunur. Daha sonra Reyhanlıya dönerek meşhur konağını Ordunun emrine tahsis eder. Kürtdağının iskanı sırasında konak ordunun karargahı olarak kullanılmıştır.
Burada yaşamakta olan Çalımlar, Kepikler ve Karacalar da iskan sırasında Bahadırlılarla birlikte hareket ederler. Yine Altunlular da Bahadırlılarla aynı soydan gelme olup iskanda birlikte hareket etmişlerdir.
Bahadırlılar ve akrabaları Reyhanlı ve civarındaki geniş ve mümbit topraklardan Davut Paşa, Acarköy, Karakaya, Zobo Höyük, Kefer Şıho ve Kiremit Tepe’ye yerleştirilmişlerdir.
İskan sırasında Reyhanlı aşiretinin boybeyi Mustafa şevki Paşadır. Paşa, Karamürselzade Ahmet Paşanın 1831 yılında ölümü üzerine aşiretin başına geçmiş ve iskanda çok büyük yararlılıklar göstermiştir. İskanla beraber kurulmuş olan Reyhanlı kazasına kaymakam olarak atanırken aşiret boybeyili görevi de üzerinde bırakılmıştır. Aile, Hatay tarihine ismini yazdırmış önemli şahsiyetler yetiştirmiştir. Hatay Cumhur başkanı Tayfur Sökmen ve İnayet bey Mustafa şevki Paşanın çocukları, Hasan Mursaloğlu ve Reşat Mursoloğlu ise Torunlarıdır. Yine Murat Sökmenoğlu da Tayfur Sökmenin oğludur.
Mursaloğulları Curcurum, Keferkale ile Reyhanlı ve Aptaltepe ile Çataltepe arasındaki kısmen mümbit, kısmen bataklık araziye yerleştirildi.
Reyhanlı aşiretine bağlı diğer aile ve oymaklarda yine Kırıkhan-Reyhanlı hudutları içindeki topraklara iskana tabii tutularak böylece Reyhanlı aşiretinin iskanı tamamlanmıştır. Bunlardan Kodallı aşireti Arpalı köyü ile Topboğazını için alan sahaya yerleştirilmiştir. Kırıkhanın fonksiyonel ailelerinden Pürdeloğulları, Falaylar, Zortuklar bu aşiretin iskan sahası içinde yer almışlardır. Torun aşireti ise Karasu, Çiloğlan, Paşa köprüsü ve karasu üzerindeki taş köprüyü içine alan alana yerleştirilir. Çoşlu (Corslu) aşireti Arpalı köyünden başlayıp Aktepe hududuna kadar uzanan Güzelce, Karamankaşı, Söğütlüözü köylerine , Çamsarı Köyü ve yedi mahallesini içine alan yöredeki halk Halil Ağa Parekenteleri ismiyle iskana tabi tutulur.
Reyhanlı aşiretlerinin iskanı bu şekilde kararlaştırıldıktan sonra amik ovasında bir kaza merkezinin kurulmasına karar verilir. Akpınar Köyünde kurulan kazaya, aşiretin ismine izafeten, REYHANİYE adı verilir. Kaymakamlığa , Karamürselzade Mustafa Şevki paşa atanır. Akpınar' da kurulmuş olan kaza bir kaç sene sonra Değirmenkaşı ‘na (Reyhaniye) nakledilmiştir.
HALEP VİLAYETİ SALNAMELERİNE GÖRE 19. YÜZYILDA (DERVİŞ PAŞA İSKANIYLA) REYHANLI NAHİYESİNE BAĞLI OLARAK KURULAN KÖY İSİMLERİ (1) :
Fırka-i İslahiyye’nin çalışmalarıyla Amik ovası aşiretlerinin yerleştirilmesinden sonra 1283 (miladi 1866) Reyhalı kazası kurulmuştur. Kaza merkezi Akpınar köyüdür .Halep Vilayeti Salnamelerinde buraya bağlı olan köyler şunlardır:
llk kuruluşta nradan merkez
Sarıcalu (Sarıcalar) Ablasarıgil Reyhanlı
Bahadırlı Şark acerköy Reyhanlı
Torun torun Kırıkhan
Karaahmedlü Çom Bekir, hürriyet Reyhanlı
Halalı Halalar Hassa
Coçlu(aşiret) Kodallı, Arpalı bölgesi
Löklü (aşiret
Karaşıhanlı
Köseyanlı (Kösyanlı

Köseler, (Camızkışlası

Kırıkhan
Okçu
Kabaklar
Çakallı Çakallı obası hassa
Kürd tökellisi kürt tökelli, yeniyöre Reyhanlı
Türkmen Tökellisi Hasan Uşağı (çiftlik)
Mehmet efendi perakendesi Acarköy-mehmet beyli Reyhanlı
Ahmed Bey perakendesi Acerköy, ahmetbeyli Reyhanlı
Aziz uşağı Aziz efendi konağı Reyhanlı
Halil Ağa perakendesi Halil ağpa hüyüğü, Çamsarı Kırıkhan
Ömer ağa perakendesi yerleşim yeri yok, arazi Reyhanlı
Çolak Ahmet uşağı
Kargıye
Varbendelu
Farukiye Reyhanlı
Müslim Kıbtiyan yerleşim yeri yok, tarlaları var Reyhanlı
Burada verilen birimler Fırka-i İslahiye dönemine aittir. O dönemde aşiretlerin göçer halde olanları da belli yerlere yerleşmiş ve isim olarak genellikle aşiret –oba adları verilmiştir. Daha sonraki dönemlerde aşiretlerin yer değiştirmesi, birleşerek başka köylere yerleşmeleri yada reyhanlı merkezinde mekan tutmaları sonucu bu yer adlarının çoğu anılmaz olmuş, yeni köy adları ortaya çıkmıştır.
Derviş Paşa iskanı ile halk yerleştirildikten sonra Kırıkhan bölgesinde yerleşmiş olan aile ve sülale isimleri şunlardır: (2)
Abacızade
Abdullahbeyzade
Ahrazoğlu
Altıkulaçzade
Arslanağazade
Arslanzade
Behramzade
Bektaşlıoğlu
Beşkazakzade
Ciğersizoğlu
Cembeloğlu
Çinçinzade
Çobanbeyoğlu
Delibeyzade
Dokuzoğlu
Emrahzade
Halaçoğlu
Halefzade
Hamamcıoğlu
Hayrettinzade
İmamzade
Kandillioğlu
Karabacakoğlu
Karamürselzade
Karlıoğlu
Kellecizade
Kılıçalizade
Kocaoğlanoğlu
Kökçüoğlu
Küllükçüoğlu
Lök (Lek) oğlu
Maraşlıoğlu (Ermeni)
Mataracızade
Mustafapaşaoğlu
Müftüzade
Ömerkahyazade
Perdeloğlu
Perderoğlu
Sakallıoğlu
Soytarıoğlu
Şefikbeyzade
Tekeoğlu
Toklucuoğlu
Yaylaoğlu
Yelkenzade
Velibeyzade
(1)
(Kaynak: 18 ve 19. yy da Antakya ‘nın idari bölünüşü ve yer adları; Mehmet tekin: Güneyde Kültür dergisi. Yıl 1997, sayfa 1-17 de, metin aynen aktarılmıştır. H.A)
(2)
(kaynak:. Mehmet Tekin,;Antakya, Belen (Kırıkhan) ve İskenderun Şer’i Mahkeme sicillerindeAile –sülale adları ; Güneyde Kültür Dergisi: yıl 1994, sayı 60, sayfa 2-6)
Son Güncelleme ( 28 May 2005, Saturday )
Kaynak

r. Hasan Ayparlar'ın Derviş Paşa İskanı isimli kitabından alınmıştır.
günümüzde reyhanlı aşiretleri ve aldiklari soy isimler genel olarak:
Mursallı (mursaloğlu,çirkin,büyükvelioğlu,durmusoğlu,köklü,mursal), Bahadırlı (bahadirlı,altunlu,gümülüoğlu), Sarıcalı (alkaya,kızılkaya,akpınar,arslan,sarı,süral,çaylı,muharremoğlu) güngör,gündoğdu, Kodallı(ikizoğlu,zortuk), Çoşlu (kılınç,kılıçoğlu), Torunlu(hırfanoğlu), Kara Ahmetli(karaahmetli),karasüleymanlı(akgöl) Löklü(ahrazoğlu,kıvrak,löklü,öztürk,çağlar,sulu,erdoğmuş

, Yirdinli(gelen anlamda yogun bulunduklari soy isim yok ceridoğlulari) ve Tevekkelli(camuz)kaynak:Hüseyin ÇİRKİN
Not: bir çok soy isim daha var ama en yogun bulunduklari soy isimleri yazdım.
Beyler beyide beyazıdoğlu
paşalar yetiştirir başlari tuğlu
meclisi vardır ağalı beyli
gün doğudan BEYAZIDOĞLU gelir gögdeli.
X X X
Ağırdır meclisi mamurdur ele
aşireti çoşlu ile kodallı
kır ata binerler lahura şallı
kıblada MURSALOĞLU gelir gögdeli.
X X X
Atları yayılır allı dorulu
Tülüleri yelken kokar irili
yaylaya çekilir ağır sürülü
poyrazından ÇAPANOĞLU gelir gögdeli.
X X X
Ağalar Ağası böyle hanedan
yigit olanlarda doğar anadan
düşman görünce kaçmaz kavgadan
gün batıdan PEHLİVANOĞLU gelir gögdeli.
X X X
On bin evinen horasandan çıkınca
acem'i yahudi'yi suya dökünce
AL-OSMAN devletine kılıç çekince
cümle sözüm AVŞAR gelir gögdeli.
DaDaLoĞLu